SANAYİ DEVRİMİ 18. yüzyılda sanayileşmeye başlayan ve buna bağlı olarak sınıf ve sosyal değerler hiyerarşisinde yeni düzenlemelere girişen toplumların geleneksel tarımsal yapıyı, bir daha dönmemek üzere terk etmeleri olgusu. Bu olgu her ülkede kesinkes olmadığından çağdaş tarihçiler “sanayi devrimi” yerine “hızlı kalkınma” deyimini kullanmayı tercih etmektedirler.
Örneğin bu devrim İngiltere ve Birleşik Amerika’da hızlı ve sürekli bir biçimde gerçekleştiği halde Fransa’da aralıklı ve tedrici bir süreçle gerçekleşmiştir. Sanayi devriminin en belirgin özellikleri, küçük sanayi esnafının bütünüyle ortadan kalkması, işçilerin büyük fabrika ve atölyelerde toplanması, motor kullanımının yaygınlaşması, köyden kente göçün hızlanması, pazarların genişlemesiyle birlikte tüketim toplumunun ortaya çıkmaya başlamasıdır.
Bu devrimin bir önemli özelliği de işçi sınıfının yaşam koşullarının ağırlaşmasıdır. Böyle bir değişikliğin temel nedeni yeni bir uygarlığın doğmasına elverişli koşulların varlığıdır. Girişim özgürlüğü, o zamana kadar çeşitli kurumlarca etkisiz bırakılan burjuvazinin eyleme geçmesi ve teknolojinin ilerlemesi.
Mali etmenlerin, özellikle sermaye birikiminin önemli bir rolü olmadığı, bununla birlikte sanayi devriminin sermaye yatırımlardan iyi verim alınmasıyla yaygınlaştığı söylenebilir. Amortismanlar dışında o zamanki kar oranı % 20-30 dolayındaydı, oysa günümüzde aynı ülkelerde kar oranı sanayide % 10’u zor bulur.
Bu nedenle o zaman, zayıf bir sermayeyle işe başlamış olan kuruluşlar bile hızla ve göz kamaştırıcı bir biçimde gelişme olanağı bulmuşlardır. Bu gelişmenin yanı sıra ücretlerdeki durgunluk ve işçi sınıfını koruyucu hiç bir yasal engel bulunmaması da önemli rol oynamıştır. Makineleşerek verimini yükselten bir kuruluş, el emeğinin geçerli olduğu düşük ücretli alanlardan kolayca işçi sağlayabiliyordu.
Tarım alanını terk eden köylüler de sanayi için bol el emeği sağlayan bir kaynaktı. Sanayi Devrimi’nin Avrupa’da başlamasının nedenlerinden en önemlisi yeni düşünce akımlarından etkilenen yenilikçi girişimci tipinin bu kıtada ortaya çıkmış olmasıdır.