OYUN düşünceye, talihe ve ustalığa dayanan ve hoşça vakit geçirmeye yarayan eğlence. Her yaştan ve her cinsten insanın oynadığı yüzlerce oyun vardır ve oyun oynama insanlık kadar eskidir.
Yaşa, iklime ve ülkeye göre değişik olsa da bütün oyunlar temel ilkelerini koruyarak kuşaktan kuşağa aktarılıp gelir. Aşık kemiği, bilya, top gibi oyuncaklarla oynanan oyunlar, ip atlama, köşe kapmaca, salıncakta sallanma, kovalamaca, saklambaç yüzyıllardan beri oynanan oyunlardır.
Ancak bunlar daha çok çocuk oyunlarıdır. Erişkinler dinlenmek uzun kış gecelerini ya da yağmurlu, karlı günleri canı sıkılmadan geçirmek için birtakım oyunlar icat etmişlerdir. Satranç, dama, çeşitli zar oyunları (tavla, kızma birader, vb.) bunların en eskileridir.
Kağıt oyunları 14. yüzyılda Akdeniz yöresinde ortaya çıkmış ve kağıt yapımındaki teknik gelişmeler sayesinde hızla yaygınlaşmıştır. 52 kağıtla oynanan oyunların sayısı, her ülkede oynanan değişik oyunlar dikkate alınırsa yüzleri bulur.
İnsanoğlu bir araç kullanılarak oynanan oyunların yanı sıra maddi bir gerece gereksinme göstermeyen oyunlar da icat etmiştir: sözcük oyunları, zeka ve bilgi oyunları, dil döndürme ustalıkları, vb. Bunlara bilardo ve masatenisi gibi kapalı salon oyunları da eklemek gerekir.