OTAĞ ya da OTAK geniş, yüksek ve süslü çadır. Padişahlarınkine Otağı Hümayun denirdi. Padişah bizzat sefere çıktığı zaman kullanılan bu çadır kırmızı renkte idi. Sefer Rumeli’ye yapılacaksa Otağı Hümayun Davutpaşa çayırına, Anadolu’ya yapılacaksa Üsküdar’da Doğancılar çayırına kurulurdu.
Seferde, Otağı Hümayun’un çevresine yeniçeri çadırları kurulur, böylece padişah koruma altına alınırdı. Otağı Hümayun’u hayme mehterleri kurardı. Sefer sırasında padişahın iki otağı olurdu; padişah ilk menzilde kurulmuş otağda otururken, tuğlalarla birlikte bir sonraki menzil de hazır edilirdi.
Otağı Hümayun’un yanında, bir galeriyle ona bağlanan bir çadır kurulurdu; bu çadırda padişah divan müzakelerini dinlerdi; otağa bağlı bir başka çadırda ise sultan hazinesi (Hazinei Hümayun) bulunurdu. Tuğları ve Otağı Hümayun’u taşımakla görevli olanların başında bulunan konakçıbaşı, beylerbeyi, sancakbeyi ya da kapıcıbaşı rütbesinde olurdu.