Nijerya nerede adını nereden almıştır nasıl bir ülke? nüfusu başkenti ve tarihi hakkında bilgi

NİJERYA Batı Afrika’da Atlas Okyanusu kıyısında devlet. Yüzölçümü 923.768 km2, nüfusu 195,9 milyon, başkenti Abuja. Doğal ortam. Adını Afrika'nın büyük ırmaklarından biri olan Nijer Irmağı’ndan alan Nijerya, bu ırmağın Atlas Okyanusu’na döküldüğü Gine Körfezi’nden başlayarak Kamerun ile Benin arasında kuzeye doğru uzanır, kuzeydoğu ucu Çad Gölü’ne ulaşır.

Türkiye’den biraz büyük olan ülkede önemli engebeler yoktur, kuzeydeki topraklar denizden ancak 500 m yüksekliktedir. Kuzeyden güneye belli belirsiz bir eğimle uzanan ülke toprakları, Nijer deltasının bulunduğu ve daha başka akarsuların döküldüğü Atlantik kıyısında bataklıklarla son bulur. İklim ülkenin her yöresinde yıl boyunca sıcaktır, ancak nemlilik derecesi yöreden yöreye değişir. Bundan ötürü bitki örtüsünde de büyük bir farklılık göze çarpar. Bozkır ikliminin egemen olduğu kuzeyde, özellikle Çad Gölü yöresinde ağaçlıklı savanlar, orta kesimde seyrek ormanlar, kıyı kesiminde sık ormanlar, Nijer deltasında ise mangrov ormanları yer alır.


Nüfus. Nijerya, Afrika’nın en kalabalık ülkesidir. (Afrikalı her üç siyahiden biri Nijeryalıdır). 196 milyona yaklaşan nüfus 250’ye yakın kabile topluluklarından oluşur. Bu toplulukların içinde dördü önemlidir (doğuda İbo’lar % 16, batıda Yorubalar % 15, kuzeyde Hausalar % 19 ve Fulaniler % 10). Diğer önemli topluluklar: batıda Edolar (1 milyon), doğuda İbibio ve İjavlar (her biri 1 milyon), kuzeyde Kanuriler (3 milyon), Nupeler (yarım milyon), Tiyler (1,5 milyon). Nüfusun yaklaşık dörtte biri kentlerde oturur.


Ekonomi. Nijerya büyük bir ülke olmakla birlikte ekonomisi büyük ölçüde sömürge döneminin etkilerini taşır. Ulusal gelirin ancak yüzde 1O’u sanayiden sağlanır. Tarım ülke ekonomisinde dörtte bir oranında yer tutar, ancak çalışan nüfusun üçte ikisi tarımla uğraşır. Kuzeyde darı, güneyde manyok, pek çok yerde pirinç ve mısır yetiştirilir. Ayrıca tropikal güney bölgelerde kakao, yağ palmiyesi, yerfıstığı, pamuk ve kauçuk işletmeleri ve üretimi yaygındır. Nijerya kakao üretiminde dünyada ikinci sırayı alır. Kuzeyde ise hayvancılık (sığır, keçi) daha önemlidir.


Nijerya'nın yeraltı zenginliği (özellikle petrol) ekonominin belkemiğidir. Yıllık petrol üretimi 100 milyon tonu aşar. Ayrıca kalay ve niyobyum gibi değerli madenler vardır. Sanayi hızla gelişmektedir. Tarım ve maden ürünlerini işleyen fabrikaların yanı sıra otomotiv ve petro-kimya sanayileri de kurulmuştur. Bununla birlikte sanayi üretimi ülke gereksinimini karşılamaktan uzaktır. Petrol gelirleri büyük ölçüde dışalım için kullanılır. Ülkede sömürge döneminden bu yana gelişmiş bir ulaşım ağı vardır, bütün yollar Atlantik kıyısındaki Lagos ve Port Harcourt limanlarına ulaşır. Petrol ve doğal gazdan başka N1ijer Irmağı üzerinde kurulan Kainji Barajı’ndan elde edilen hidroelektrik sayesinde gerekli elektrik enerjisi fazlasıyla sağlanmaktadır. Hammadde ve enerji potansiyelindeki yüksekliğe iç pazarın büyüklüğü ve girişimci bir sınıfın gelişmesi de eklendiğinden sanayi üretimi yılda en az yüzde 10 oranında artmaktadır.


Tarih. Nok uygarlığının (İÖ 900-İS 200) merkezi olan Nijerya tüm ortaçağ boyunca halklar arasında yoğun bir karışıma sahne oldu. Bu sırada, 7. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar olan zaman içinde Hausalar kuzeyde, Yorubalar güneyde yerleştiler.


Kuzey krallıkları, Kanem Hükümdarı Hume’nin İslam'ı kabul etmesiyle (1097) İslamlaşmaya başladı. Bölgede İslamın yayılması, 14. yüzyılda İslam olan Hausalardan Kano Kralı Muhammed Rimfa (1463-1499) zamanında doruğuna ulaştı. Daha sonra Pöller (Fulani) de İslamlaştılar. Güneyde ise 13. yüzyılda Yorubaların kutsal kenti İfe yöresinde bir başka uygarlık gelişti.


15.-17. yüzyıl arasında Portekizliler Nijeryalılarla ticari ilişki kurdular. Ondan sonra Portekiz ve İngiliz denizcileri köle ticaretine yöneldiler. Lagos’u ele geçiren İngiltere 1861-1914 arasında yavaş yavaş Nijerya’ya el koydu. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra başlayan bağımsızlık hareketleri 1960’ta İngiliz Uluslar Topluluğu içinde kalarak bağımsızlıkla sonuçlandı ve 1963’te federal bir cumhuriyet kuruldu. Doktor Azikive cumhurbaşkanı seçildi. Ancak çok geçmeden kabile çekişmeleri ortaya çıktı.


Başlangıçta kuzeyliler yönetime egemenken, güneyden İbolardan General İronsi 1966’da darbe yaparak iktidarı ele geçirdi ve kuzeyin aleyhine merkezi bir yönetim kurma çabasına girişti. Bunun üzerine İbolara karşı kanlı ayaklanmalar başladı. İronsinin öldürülmesinden sonra (1966) Yarbay Yakubu Gowon başa geçti, ancak kuzeyde başlatılan İbo kıyımını durduramadı, bir milyon kadar İbo güneye göçtü. İboların yoğun olduğu Doğu Nijerya’da korkunç bir ayrılık savaşı patlak verdi (Biafra Savaşı 1967-1970) ve savaş Biafra birliklerinin teslimi ile sonuçlandı. İki yeni askeri darbe ile Yakubu Gowon (1975) ve onun yerine geçen General Murtala Ramat Muhammed devrildi (1976).


Ülke, ancak 1979’da yeniden sivil yönetime geçebildi. ABD’dekine benzer siyasal bir sistem kuruldu. Alhaji Şehu Şagari başkan seçildi. Yeni yönetim önceki yönetimin tasarladığı gibi başkenti Lagos’tan Abuja’ya aktarma işini ele aldı ve 1980’de yeni başkentin yapımına başladı.