NARKOANALİZ hastaya bilinci zayıflatan uyuşturucu bir madde uygulayarak bilinçaltını araştırma yöntemi. Amaç, kişiyi baskı altında tutan sinir mekanizmasını gevşetmek ve bilinçaltındaki duygu ve düşüncelerini anlatmasını sağlamaktır. Psikiyatride hastaya teşhis konması için önemli bilgiler sağlayabileceği gibi tedaviye de yön verebilir.
Psikiyatri alanında olduğu kadar nöroloji alanında da çok büyük teşhis değeri taşıyabilir; örneğin tipik bir Parkinson belirtisiyle birlikte, hafif bir piramit belirtisinin varlığını ortaya çıkarabilir. Narkoanalizin adli tıptaki uygulaması oldukça tartışma konusudur.
İnsan bir sorunu gizli tutabilir ve cari klinik uygulamada bir hastanın kendisini bir dereceye kadar kontrol olanağını elinde tutabildiği bilinmektedir; hasta telkin altında kalabilir ve muayene eden kişinin istediği yanıtları verebilir; ayrıca gizlemek isteyeceği ve kendisini kesin olarak suçlayan gerçek olayları da açıklayabilir; oysa bu son aşama, sanığa suçsuzluğunu iddia etme olanağını sağlayan yürürlükteki ceza usulü kanununa aykırıdır.
Bu durumda, insan kişiliğinin bütünlüğü bozulmuş olur. Ayrıca şu da bir gerçektir ki, bu metot yasaklanmadığı takdirde suiistimallere yol açma tehlikesi fazladır. Birçok ülkede barolar ve tıp akademileri bu uygulamaya karşı çıkmışlardır. Buna karşın bazı psikiyatri doktorları, sınırları saptanmak, yani diğer araştırma yöntemleri başarısızlıkla sonuçlandığı takdirde yalnız teşhis amacı ile tıbbi gizlilik garantisi altında başvurmak koşuluyla narkoanalizin uygulanmasının yararlı olduğu görüşünü savunmuşlardır.