MECLİS çoğunlukla seçilmiş üyelerden kurulu, yasama ya da yürütme alanında yetkili genel karar organı. Meclis, anayasa hukukunda genel bir hukuk terimi olarak, yasama yetkisine sahip organı anlatır. Günlük ve çok teknik olmayan alışılmış hukuk dilinde ise, parlamento karşılığı olarak kullanılır. Örneğin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin adı kısaca “meclis”tir.
Anayasa’da da, bazı başlık ya da kenar başlıklarında ve madde içinde, “meclis” ya da “meclisler” terimi tek başına kullanılmaktadır. Meclis sözüne, idare hukuku alanında da rastlanır; O zaman, çoğunlukla seçilmiş üyelerden oluşan genel yetkili bir karar organı ve bir idari makam düşünülür. Ancak idare meclisi teriminde olduğu gibi seçim dışı yoldan, yani bir tayin, bir sözleşme ya da bir yasa hükmü gereğince meydana gelen üyelerden oluşmuş, sürekli görev yapan ve üye sayısı sinirli ve nispeten az olan kurullara da meclis adı verilmektedir.
Örneğin iktisadi devlet kuruluşlarının yönetim kurulları bu biçimde kurularak çalışan idari makamlardandır. Köy ihtiyar meclisi de sayısı sınırlı ve yalnız genel karar organı olarak değil bir yürütme kurulu olarak çalıştığı için bu gruba girer. Ancak idare hukuku alanında meclis her şeyden önce genel karar organlarını anlatır.
İl genel meclisi ve belediye meclisi böyle organlardır. Sürekli toplantı halinde olmadıkları gibi, sayıları yerel seçimi kurallarına göre belirlenmiş, toplanma, görüşme ve karar alma usul ve koşulları öncede saptanmıştır. Bu açıdan, söz konusu meclisler, parlamentoya benzer. Esasen, nitelik bakımından yasama çalışmasında bulunan bu meclisler, yasa değil, yönetmelik çıkarabilir.
Bu meclislerin belli toplanma ve karar alma usulüne uymaması, alınacak kollektif kararların, yerine göre usul ve biçim ya da yetki bakımından sakat sayılması sonucunu doğurabilir. Kanun koyucu, belediye meclislerin, toplanma zamanı ve yeri bakımından daha titiz davranmakta ve bu kurallara uyulmaması durumunda, yargı yoluyla bu meclislerinin feshedilebileceklerini belirtmektedir.
Anayasa’da da, bazı başlık ya da kenar başlıklarında ve madde içinde, “meclis” ya da “meclisler” terimi tek başına kullanılmaktadır. Meclis sözüne, idare hukuku alanında da rastlanır; O zaman, çoğunlukla seçilmiş üyelerden oluşan genel yetkili bir karar organı ve bir idari makam düşünülür. Ancak idare meclisi teriminde olduğu gibi seçim dışı yoldan, yani bir tayin, bir sözleşme ya da bir yasa hükmü gereğince meydana gelen üyelerden oluşmuş, sürekli görev yapan ve üye sayısı sinirli ve nispeten az olan kurullara da meclis adı verilmektedir.
Örneğin iktisadi devlet kuruluşlarının yönetim kurulları bu biçimde kurularak çalışan idari makamlardandır. Köy ihtiyar meclisi de sayısı sınırlı ve yalnız genel karar organı olarak değil bir yürütme kurulu olarak çalıştığı için bu gruba girer. Ancak idare hukuku alanında meclis her şeyden önce genel karar organlarını anlatır.
İl genel meclisi ve belediye meclisi böyle organlardır. Sürekli toplantı halinde olmadıkları gibi, sayıları yerel seçimi kurallarına göre belirlenmiş, toplanma, görüşme ve karar alma usul ve koşulları öncede saptanmıştır. Bu açıdan, söz konusu meclisler, parlamentoya benzer. Esasen, nitelik bakımından yasama çalışmasında bulunan bu meclisler, yasa değil, yönetmelik çıkarabilir.
Bu meclislerin belli toplanma ve karar alma usulüne uymaması, alınacak kollektif kararların, yerine göre usul ve biçim ya da yetki bakımından sakat sayılması sonucunu doğurabilir. Kanun koyucu, belediye meclislerin, toplanma zamanı ve yeri bakımından daha titiz davranmakta ve bu kurallara uyulmaması durumunda, yargı yoluyla bu meclislerinin feshedilebileceklerini belirtmektedir.