İSPANYA Akdeniz’in batısında İber Yarımadası üıerinde devlet. Yüzölçümü 504.782 km.2. Nüfus 46,66 milyon. Başkent Madrid. Doğal ortam. İspanya, İber Yarımadası’nın büyük bir bölümünü kaplar. Yarımadanın batı kesiminde ise (kuzey bölümü dışında) Portekiz bulunur. İspanya, ovaların az bulunduğu yüksek topraklardan oluşur. Ülkenin ortasında yer alan Meseta platoları Gredos ve Guadarrama sıradağlarıyla iki bölüme ayrılır (Eski Kastilya ve Yeni Kastilya). Ortadaki bu platoların çevresi dağlık alanlarla kaplıdır: Kuzeyde Kantabriya Dağları, doğuda İber Dağları, güneyde Morena Sıradağları. Kuzeyde Ebro Ovası İber Sıradağları’nı Pireneler’den (en yüksek doruğu 3.404 m.) ayırır.
Pireneler, İspanya ile Fransa arasında sınır çizerler. Morena Dağları’nın güneyinde Guadalquivir Ovası uzanır. Bu ovanın güneyindeki Beti Sıradağları üzerinde en yüksek doruk 3.478 metreye ulaşır. Akdeniz kıyı şeridinde dar ovalar görülür. İspanya, Kuzeybatı Atlantik'in etkisi altında her mevsimde yağışlı ve nemli olduğundan sık ormanlarla kaplıdır. Ülkenin geri kalan bölümünde Akdeniz iklimi egemendir. Kıyılardan içerilere doğru gidildikçe, hem yüksekliğin artması, hem denizden uzaklaşılması nedeniyle kara iklimi kışların sertleşmesiyle belirginleşir. Kuzeyde ve güneyde yazlar kurak geçer. Bu nedenle buraların bitki örtüsü bozkır görünümündedir.
Nüfus. İspanya’da bir bölümü özerklik isteğinde bulunan değişik etnik gruplar vardır. (Endülüslüler, Kastilyalılar, Katalanlar, Basklar). Ölüm oranındaki azalma nedeniyle son elli yılda ülke nüfusu önemli ölçüde artmıştır. Nüfus artışı bir yandan kentleşme sürecini hızlandırırken bir yandan da ülke dışına doğru işçi göçüne yol açmıştır. (Birleşik Amerika’ya, Fransa’ya, sonraları Almanya’ya). Ancak son yıllarda uygulanan nüfus planlaması sonucunda yıllık nüfus artış hızı %1'e inmiştir. Ortada bulunan Madrid dışında kalabalık kentlerin hepsi çevre bölgelerdedir ve nüfusu 100 000’in üstünde olan kentlerin sayısı otuzdan fazladır.
Ekonomi. İspanya’da sanayileşme sonucu çalışan nüfusun ancak dörtte biri tarımla uğraşır. Gerçekte arazinin elverişsizliği ve yaz kuraklığı tarımda verimi azaltmaktadır. Kuzeyde tarım işletmelerinin çok küçük, güneyde ise latifundia tipinde (çok geniş ve tek kişiye ait) olduğundan her iki durum da tarımda modernleşmeyi engellemektedir.
İklim koşulları ve sulama olanakları tarım ürünlerinin çeşitliliğine yol açmakta, ortadaki ova ve yaylalarda kuru tarım yapılmaktadır. Buralarda üretilen başlıca ürünler buğday, zeytin ve asmadır. Bu alanda İspanya dünyanın en büyük üreticisidir. Bağlarda yetiştirilen üzümlerden şarap yapılır ve bunun hemen hemen hepsi ülke içinde tüketilir. Bir diğer önemli uğraş koyun yetiştiriciliğidir. Çevre ovalarda (Guadalquivir, Valencia, Murcia) daha çok sulu tarım yapıldığından, ürünler de çeşitlidir (pirinç, turunçgiller, sebze, pamuk, tütün, şeker pancarı).
Kuzeybatıda ise okyanus ikliminin etkisiyle bollaşan çayırlarda sığır domuz ve mısır yetiştirilir. Ayrıca balıkçılık da önemli bir gelir alanıdır. Bütün bunlara karşın tarım üretimi ülke nüfusunu beslemek için yine de yetersiz kalmaktadır.
Ekonominin en önemli sektörü sanayidir. Arazinin yapısı nedeniyle ulaştırmanın doğurduğu güçlükler bu alandaki gelişmeleri yavaşlatmaktadır. Bu sakıncayı gidermek için son yıllarda kara ve demiryolu yapımına ve eski yolların modernleştirilmesine önem verilmektedir. Bununla birlikte 1960’tan bu yana yabancı, sermayenin (özellikle Amerikan) katkısıyla sanayide önemli gelişmeler sağlanmıştır. Gelişmeye bir başka engel de enerji kıtlığıdır. Taşkömür üretimi azdır, hidroelektrik santralları ise kuraklıktan çok etkilenmektedir. Gerekli petrolün hemen hemen tamamı dışardan sağlanmaktadır, Demir dışında metalurji sanayini besleyecek yeterince maden vardır (kurşun, çinko, bakır, uranyum, civa, vb.). Demir - Çelik sanayi demir cevherinin bol olduğu kuzeybatı bölgesindedir. Bu da ülke sanayi için (makine, gemi, otomobil yapımı, vb) yeterlidir.
Tarih. İspanya’nın ilk halkı İberler ile Keltlerdir. İÖ 5. yüzyılda Fenikelilerle Yunanlılardan etkilenen ülke, ilkçağ ve ortaçağ içinde sıra ile Kartacalıların, Romalıların, Süevlerin, Vandalların ve Vizigotların istilasına uğramıştır. Ülkenin güney kesiminde 8. yüzyılda Endülüs Emevi Devleti’nin kurulmasıyla 700 yıl süren Arap egemenliği başlamış, bu egemenlik 15. yüzyılın sonuna kadar sürmüştür. 16. yüzyılda İspanya en parlak dönemini yaşamıştır. Bu dönemde Yeni Dünya’da, özellikle Güney Amerika’da sömürgeler kuruldu.
18. Yüzyılda Bourbon Hanedanı’ndan kralların başa geçmesiyle İspanya eski gücünü kaybederek Fransız etkisine girmiştir. 20. yüzyılın 75 yılı kralın başta olmasına karşın liderlerin diktatörlük yönetimleriyle geçmiştir. Ortaçağda ülkeye egemen olan koyu Katolik din anlayışı (Engizisyon mahkemeleri) tutucu yönetimi her zaman desteklemiş, bu nedenle 1931’de ilan edilen cumhuriyet yönetimi uzun sürmemiştir.
1936’da başlayıp üç yıl süren iç savaş cumhuriyetçilerin yenilgisi ile sonuçlanmış ve İspanya’da yaklaşık olarak kırk yıl sürecek olan Franco’nun diktatörlük dönemi başlamıştır. İç savaşta 750.000’i sivil olmak üzere 1.200.000 kişi öldü. Cumhuriyetçilerden kurtulanlar komşu ülkelere sığındılar.
1975’de Franco’nun ölümü ile Kral Juan Carlos başa geçti. Kral çoğunluğun demokratlaşma eğilimine uyarak 1977’de genel seçimlerin yapılmasını sağladı. Komünist Partisi de dahil bütün sol partiler de seçime serbestçe katıldılar. Demokratlaşmada kralın en büyük yardımcısı, 1976’da başbakanlığa atanan Adolfo Suarez oldu.
Suarez BM’in İnsan Hakları Bildirisi’ni kabul ettirdiği gibi Kamu Güvenlik Mahkemeleri’ni de kaldırdı. Sovyetler Birliği ve Meksika ile diplomatik ilişkileri yeniden başlattı. İşçi sendikalarına ve İspanyol Komünist Partisi’ne serbestçe örgütlenme hakkı tanınmasını sağladı. 1978’de yeni Anayasa yapıldı ve halkoyuna sunularak onaylandı. 1979’da genel seçimler yenilenerek demokratik yönetim güçlendi. Ancak Bask ve Katalonya bölgelerindeki özerklik eğilimleri ve terör hareketleri günümüzde bütün şiddetiyle sürmektedir.
İspanya’nın başlıca kentleri ve nüfusları
Madrid 6,55 milyon
Barcelona 5,515 milyon
Valencia 2,531 milyon
Sevilla 1,945 milyon
Saragossa 960.111
Bilbao 345.821
Malaga 569.005
Las Palmas 378.517
Pireneler, İspanya ile Fransa arasında sınır çizerler. Morena Dağları’nın güneyinde Guadalquivir Ovası uzanır. Bu ovanın güneyindeki Beti Sıradağları üzerinde en yüksek doruk 3.478 metreye ulaşır. Akdeniz kıyı şeridinde dar ovalar görülür. İspanya, Kuzeybatı Atlantik'in etkisi altında her mevsimde yağışlı ve nemli olduğundan sık ormanlarla kaplıdır. Ülkenin geri kalan bölümünde Akdeniz iklimi egemendir. Kıyılardan içerilere doğru gidildikçe, hem yüksekliğin artması, hem denizden uzaklaşılması nedeniyle kara iklimi kışların sertleşmesiyle belirginleşir. Kuzeyde ve güneyde yazlar kurak geçer. Bu nedenle buraların bitki örtüsü bozkır görünümündedir.
Nüfus. İspanya’da bir bölümü özerklik isteğinde bulunan değişik etnik gruplar vardır. (Endülüslüler, Kastilyalılar, Katalanlar, Basklar). Ölüm oranındaki azalma nedeniyle son elli yılda ülke nüfusu önemli ölçüde artmıştır. Nüfus artışı bir yandan kentleşme sürecini hızlandırırken bir yandan da ülke dışına doğru işçi göçüne yol açmıştır. (Birleşik Amerika’ya, Fransa’ya, sonraları Almanya’ya). Ancak son yıllarda uygulanan nüfus planlaması sonucunda yıllık nüfus artış hızı %1'e inmiştir. Ortada bulunan Madrid dışında kalabalık kentlerin hepsi çevre bölgelerdedir ve nüfusu 100 000’in üstünde olan kentlerin sayısı otuzdan fazladır.
Ekonomi. İspanya’da sanayileşme sonucu çalışan nüfusun ancak dörtte biri tarımla uğraşır. Gerçekte arazinin elverişsizliği ve yaz kuraklığı tarımda verimi azaltmaktadır. Kuzeyde tarım işletmelerinin çok küçük, güneyde ise latifundia tipinde (çok geniş ve tek kişiye ait) olduğundan her iki durum da tarımda modernleşmeyi engellemektedir.
İklim koşulları ve sulama olanakları tarım ürünlerinin çeşitliliğine yol açmakta, ortadaki ova ve yaylalarda kuru tarım yapılmaktadır. Buralarda üretilen başlıca ürünler buğday, zeytin ve asmadır. Bu alanda İspanya dünyanın en büyük üreticisidir. Bağlarda yetiştirilen üzümlerden şarap yapılır ve bunun hemen hemen hepsi ülke içinde tüketilir. Bir diğer önemli uğraş koyun yetiştiriciliğidir. Çevre ovalarda (Guadalquivir, Valencia, Murcia) daha çok sulu tarım yapıldığından, ürünler de çeşitlidir (pirinç, turunçgiller, sebze, pamuk, tütün, şeker pancarı).
Kuzeybatıda ise okyanus ikliminin etkisiyle bollaşan çayırlarda sığır domuz ve mısır yetiştirilir. Ayrıca balıkçılık da önemli bir gelir alanıdır. Bütün bunlara karşın tarım üretimi ülke nüfusunu beslemek için yine de yetersiz kalmaktadır.
Ekonominin en önemli sektörü sanayidir. Arazinin yapısı nedeniyle ulaştırmanın doğurduğu güçlükler bu alandaki gelişmeleri yavaşlatmaktadır. Bu sakıncayı gidermek için son yıllarda kara ve demiryolu yapımına ve eski yolların modernleştirilmesine önem verilmektedir. Bununla birlikte 1960’tan bu yana yabancı, sermayenin (özellikle Amerikan) katkısıyla sanayide önemli gelişmeler sağlanmıştır. Gelişmeye bir başka engel de enerji kıtlığıdır. Taşkömür üretimi azdır, hidroelektrik santralları ise kuraklıktan çok etkilenmektedir. Gerekli petrolün hemen hemen tamamı dışardan sağlanmaktadır, Demir dışında metalurji sanayini besleyecek yeterince maden vardır (kurşun, çinko, bakır, uranyum, civa, vb.). Demir - Çelik sanayi demir cevherinin bol olduğu kuzeybatı bölgesindedir. Bu da ülke sanayi için (makine, gemi, otomobil yapımı, vb) yeterlidir.
Tarih. İspanya’nın ilk halkı İberler ile Keltlerdir. İÖ 5. yüzyılda Fenikelilerle Yunanlılardan etkilenen ülke, ilkçağ ve ortaçağ içinde sıra ile Kartacalıların, Romalıların, Süevlerin, Vandalların ve Vizigotların istilasına uğramıştır. Ülkenin güney kesiminde 8. yüzyılda Endülüs Emevi Devleti’nin kurulmasıyla 700 yıl süren Arap egemenliği başlamış, bu egemenlik 15. yüzyılın sonuna kadar sürmüştür. 16. yüzyılda İspanya en parlak dönemini yaşamıştır. Bu dönemde Yeni Dünya’da, özellikle Güney Amerika’da sömürgeler kuruldu.
18. Yüzyılda Bourbon Hanedanı’ndan kralların başa geçmesiyle İspanya eski gücünü kaybederek Fransız etkisine girmiştir. 20. yüzyılın 75 yılı kralın başta olmasına karşın liderlerin diktatörlük yönetimleriyle geçmiştir. Ortaçağda ülkeye egemen olan koyu Katolik din anlayışı (Engizisyon mahkemeleri) tutucu yönetimi her zaman desteklemiş, bu nedenle 1931’de ilan edilen cumhuriyet yönetimi uzun sürmemiştir.
1936’da başlayıp üç yıl süren iç savaş cumhuriyetçilerin yenilgisi ile sonuçlanmış ve İspanya’da yaklaşık olarak kırk yıl sürecek olan Franco’nun diktatörlük dönemi başlamıştır. İç savaşta 750.000’i sivil olmak üzere 1.200.000 kişi öldü. Cumhuriyetçilerden kurtulanlar komşu ülkelere sığındılar.
1975’de Franco’nun ölümü ile Kral Juan Carlos başa geçti. Kral çoğunluğun demokratlaşma eğilimine uyarak 1977’de genel seçimlerin yapılmasını sağladı. Komünist Partisi de dahil bütün sol partiler de seçime serbestçe katıldılar. Demokratlaşmada kralın en büyük yardımcısı, 1976’da başbakanlığa atanan Adolfo Suarez oldu.
Suarez BM’in İnsan Hakları Bildirisi’ni kabul ettirdiği gibi Kamu Güvenlik Mahkemeleri’ni de kaldırdı. Sovyetler Birliği ve Meksika ile diplomatik ilişkileri yeniden başlattı. İşçi sendikalarına ve İspanyol Komünist Partisi’ne serbestçe örgütlenme hakkı tanınmasını sağladı. 1978’de yeni Anayasa yapıldı ve halkoyuna sunularak onaylandı. 1979’da genel seçimler yenilenerek demokratik yönetim güçlendi. Ancak Bask ve Katalonya bölgelerindeki özerklik eğilimleri ve terör hareketleri günümüzde bütün şiddetiyle sürmektedir.
İspanya’nın başlıca kentleri ve nüfusları
Madrid 6,55 milyon
Barcelona 5,515 milyon
Valencia 2,531 milyon
Sevilla 1,945 milyon
Saragossa 960.111
Bilbao 345.821
Malaga 569.005
Las Palmas 378.517