ETİYOPYA Doğu Afrika’da Kızıldeniz kıyısında devlet. Yüzölçümü 1.221.900 km2, nüfusu 105 milyon, başkenti Addis Ababa.
Doğal ortam ve ekonomi: Ülkenin büyük bölümü yer yer vadi ve ırmaklarla yarılmış dağlarla kaplıdır. Dağların kuzeydoğusunda Danakil Çölü, güneyinde ise Ogaden Platosu bulunmaktadır. Önemli ırmaklar arasında Mavi Nil, Ganale, Vebbi Cebeli Aguaş sayılabilir. Vadilerde çok sıcak, dağlık bölgede ise yağışlı bir iklim egemendir.
Etiyopya’da çeşitli etnik gruplar yaşamaktadır. Amharalar (% 40), Gallalar (% 40), Danakiller, Somaliler, Siyahiler ve İtalyan kökenli beyazdan oluşan nüfus dağlık kesimlerde yoğunlaşmıştır. Halkın % 40’ı Ortodoks Hristiyan % 40’ı Müslüman, geri kalanı da doğal dinlere bağlıdır (animist). Kentleşme oranı çok düşüktür Addis Abaha, Asmara, Dire Dava, Desye).
Ekonomi tarıma dayalıdır. Alçak bölgelerde tropikal bitkiler yetiştirilir (pamuk, şekerkamışı mısır, tütün). Orta bölgelerde kahve, meyve, sebze ve başlıca dışsatım ürünü olan durah (bir çeşit darı) üretilir. Yüksek bölgelerde ise hayvan (sığır vb.) yetiştirilir. Endüstri hala el sanatları aşamasında olduğundan ülke sürekli dışalım yapmak zorundadır.
Tarih: Dış etkilerden uzun süre uzak kalan Etiyopya’nın çok eski bir kültürü vardır. Etiyopya İmparatorları kendilerinin Sultan
Süleyman ile Saba Melikesi’nin soyundan geldiklerine inanırlardı. MÖ 4. yüzyılda Mısır Kıptilerinin etkisiyle önemli ölçüde Hristiyanlaşan Etiyopya zaman zaman Arap akınlarına da uğramıştır. 19. yüzyılın sonlarına kadar derebeylikle yönetilen ülke 2. Menelik’in imparator olmasıyla tam bir düzene kavuştu.
Menelik ölünce yerine kızı geçti. O da ölünce yeğeni Ras Tafari Makonnen “Haile Selasiye” (Tanrının gücü) ünvanıyla imparator oldu. 1935’de ülke İtalyanların saldırısına uğradı. Selasiye Milletler Cemiyeti’ne başvurduysa da bir sonuç alamadı.
Selasiye ancak 2. Dünya Savaşından sonra İngilizlerin de yardımı ile ülkesini İtalyanlardan kurtardı. 1952’de de daha önce İtalyanların Etiyopya’dan ayırdıkları Eritre, Birleşmiş Milletler kararı ile Etiyopya’ya katıldı.
1955’te anayasada değişiklik yapılarak seçimle ilk Millet Meclisi kuruldu. 1960’ta girişilen askeri darbe bastırıldıysa da 1974 darbesi başarıya ulaştı. Fakat iktidar çekişmesi ve Eritre ayrılıkçılarının direnmeleri, sonra Somali’nin, Ogaden Bölgesi’ni istilaya kalkışması Etiyopya’yı büyük bir karışıklığa sürükledi.
Sonunda Mengistu Haile Meryam’ın başkanlığındaki askeri yönetim, S.S.C.B. ve Küba’nın da yardımıyla istilacıları topraklarından çıkardığı gibi ayrılıkçıları da sindirmeyi başardı. 1978’de S.S.C.B. ile 20 yıllık bir dostluk, ekonomik ve teknik yardım anlaşması imzalandı.
Doğal ortam ve ekonomi: Ülkenin büyük bölümü yer yer vadi ve ırmaklarla yarılmış dağlarla kaplıdır. Dağların kuzeydoğusunda Danakil Çölü, güneyinde ise Ogaden Platosu bulunmaktadır. Önemli ırmaklar arasında Mavi Nil, Ganale, Vebbi Cebeli Aguaş sayılabilir. Vadilerde çok sıcak, dağlık bölgede ise yağışlı bir iklim egemendir.
Etiyopya’da çeşitli etnik gruplar yaşamaktadır. Amharalar (% 40), Gallalar (% 40), Danakiller, Somaliler, Siyahiler ve İtalyan kökenli beyazdan oluşan nüfus dağlık kesimlerde yoğunlaşmıştır. Halkın % 40’ı Ortodoks Hristiyan % 40’ı Müslüman, geri kalanı da doğal dinlere bağlıdır (animist). Kentleşme oranı çok düşüktür Addis Abaha, Asmara, Dire Dava, Desye).
Ekonomi tarıma dayalıdır. Alçak bölgelerde tropikal bitkiler yetiştirilir (pamuk, şekerkamışı mısır, tütün). Orta bölgelerde kahve, meyve, sebze ve başlıca dışsatım ürünü olan durah (bir çeşit darı) üretilir. Yüksek bölgelerde ise hayvan (sığır vb.) yetiştirilir. Endüstri hala el sanatları aşamasında olduğundan ülke sürekli dışalım yapmak zorundadır.
Tarih: Dış etkilerden uzun süre uzak kalan Etiyopya’nın çok eski bir kültürü vardır. Etiyopya İmparatorları kendilerinin Sultan
Süleyman ile Saba Melikesi’nin soyundan geldiklerine inanırlardı. MÖ 4. yüzyılda Mısır Kıptilerinin etkisiyle önemli ölçüde Hristiyanlaşan Etiyopya zaman zaman Arap akınlarına da uğramıştır. 19. yüzyılın sonlarına kadar derebeylikle yönetilen ülke 2. Menelik’in imparator olmasıyla tam bir düzene kavuştu.
Menelik ölünce yerine kızı geçti. O da ölünce yeğeni Ras Tafari Makonnen “Haile Selasiye” (Tanrının gücü) ünvanıyla imparator oldu. 1935’de ülke İtalyanların saldırısına uğradı. Selasiye Milletler Cemiyeti’ne başvurduysa da bir sonuç alamadı.
Selasiye ancak 2. Dünya Savaşından sonra İngilizlerin de yardımı ile ülkesini İtalyanlardan kurtardı. 1952’de de daha önce İtalyanların Etiyopya’dan ayırdıkları Eritre, Birleşmiş Milletler kararı ile Etiyopya’ya katıldı.
1955’te anayasada değişiklik yapılarak seçimle ilk Millet Meclisi kuruldu. 1960’ta girişilen askeri darbe bastırıldıysa da 1974 darbesi başarıya ulaştı. Fakat iktidar çekişmesi ve Eritre ayrılıkçılarının direnmeleri, sonra Somali’nin, Ogaden Bölgesi’ni istilaya kalkışması Etiyopya’yı büyük bir karışıklığa sürükledi.
Sonunda Mengistu Haile Meryam’ın başkanlığındaki askeri yönetim, S.S.C.B. ve Küba’nın da yardımıyla istilacıları topraklarından çıkardığı gibi ayrılıkçıları da sindirmeyi başardı. 1978’de S.S.C.B. ile 20 yıllık bir dostluk, ekonomik ve teknik yardım anlaşması imzalandı.